top of page

İşçiye imzalatılan ibranamenin geçerliliği nedir? Samsun Avukat



İbra Nedir?

Borcu doğuran işlem kanunen veya taraflarca belli bir şekle bağlı tutulmuş olsa bile borç, tarafların şekle bağlı olmaksızın yapacakları ibra sözleşmesiyle tamamen veya kısmen ortadan kaldırılabilir.

 

İbra koşulları nelerdir?

1-     İşçinin işverenden alacağına ilişkin ibra sözleşmesinin yazılı olması,

2-     İbra tarihi itibarıyla sözleşmenin sona ermesinden başlayarak en az bir aylık sürenin geçmiş bulunması,

3-     İbra konusu alacağın türünün ve miktarının açıkça belirtilmesi,

4-     Ödemenin hak tutarına nazaran noksansız ve banka aracılığıyla yapılması şarttır.

Bu unsurları taşımayan ibra sözleşmeleri veya ibraname kesin olarak hükümsüzdür.

 

Hakkın gerçek tutarda ödendiğini ihtiva etmeyen ibra sözleşmeleri veya ibra beyanını muhtevi diğer ödeme belgeleri, içerdikleri miktarla sınırlı olarak makbuz hükmündedir. Bu hâlde dahi, ödemelerin banka aracılığıyla yapılmış olması zorunludur.

 

1.İbranamenin yazılı olması

İbraname ister bilgisayar ile ister el ile isterse noterlikçe yazılı olmalıdır. İşçinin metni kendisinin yazması ve doldurması veya noter huzurunda yapılması dava aşamasında geçerliliği konusunda etkileyici unsur olabilecektir.

 

2.Sözleşmenin bitiminden en az 1 ay sonra ibranamenin gerçekleşmesi

İş sözleşmesi sonlanmadan veya sonlanmasından itibaren 1 ay geçmeden imzalatılan ibranameler geçersiz kabul edilmektedir. Burada nedenlerden önemlisi iş akdinin feshi itibariyle feshe itiraz süresinin işlemeye başlamasıdır.

İş Kanunu Madde 20’de iş sözleşmesinde feshi bildirimine itiraz usulü belirtilmiştir.

‘’İş sözleşmesi feshedilen işçi, fesih bildiriminde sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli bir sebep olmadığı iddiası ile fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde işe iade talebiyle, İş Mahkemeleri Kanunu hükümleri uyarınca arabulucuya başvurmak zorundadır. Arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamaması hâlinde, son tutanağın düzenlendiği tarihten itibaren, iki hafta içinde iş mahkemesinde dava açılabilir. Taraflar anlaşırlarsa uyuşmazlık aynı sürede iş mahkemesi yerine özel hakeme de götürülebilir. Arabulucuya başvurmaksızın doğrudan dava açılması sebebiyle davanın usulden reddi hâlinde ret kararı taraflara resen tebliğ edilir. Kesinleşen ret kararının da resen tebliğinden itibaren iki hafta içinde arabulucuya başvurulabilir…’’

 

3.İbra konusu alacağın türünün ve miktarının açıkça belirtilmesi

İşçilik alacaklarının; kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazlaya ilişkin alacaklar, resmi tatil ücretleri vb. alacakların tümünün tür ve miktarının ayrıntılı olarak yazılması gerekmektedir. Bir ibranamenin ayrıntı içermemesi ibranameyi hükümsüz kılabilecektir.


4.Ödemenin hak tutarına nazaran noksansız ve banka aracılığıyla yapılması

İşçiye yapılacak ödemelerin tamamı noksansız bir şekilde banka aracılığı ile gerçekleşmelidir. Eksik ödemeler yukarıda da belirttiğimiz üzere ibra değil makbuz niteliği kazanmış olacaktır.


Konu ile ilgili Yargıtay’ın yerleşik uygulamaları;

Miktar içeren ibra sözleşmelerinde, alacağın tamamen ödenmiş olması durumunda borç ifa yoluyla sona ermiş olur. Buna karşın kısmi ödeme hallerinde ibraya değer verilmemekte ve yapılan ödemenin makbuz hükmünde olduğu kabul edilmektedir.Miktar içermeyen ibra sözleşmelerinde ise, geçerlilik sorunu titizlikle ele alınmalıdır. İrade fesadı denetimi yapılmalı ve somut olayın özelliklerine göre ibranamenin geçerliliği konusunda çözümler aranmalıdır. Fesihten sonra düzenlenen ve alacak kalemlerinin tek tek sayıldığı ibranamede, irade fesadı haller ileri sürülüp ispatlanmadığı sürece ibra iradesi geçerli sayılmalıdır.İbranamede yer almayan işçilik alacakları bakımından, borcun sona erdiği söylenemez. İbranamede yer alan işçilik alacaklarının bir kısmı yönünden savunma ile çelişkinin varlığı ibranameyi bütünüyle geçersiz kılmaz. Savunma ile çelişmeyen kısımlar yönünden ibra iradesine değer verilmelidir. Başka bir anlatımla, bu gibi durumlarda ibranamenin bölünebilir etkisinden söz edilebilir. Bir ibraname bazı alacaklar bakımından makbuz hükmünde sayılırken, bazı işçilik hak ve alacakları bakımından ise çelişki sebebiyle geçersizlikten söz edilebilir. Aynı ibranamede çelişki bulunmayan ve miktar içermeyen kalemler bakımından ise borç ibra yoluyla sona ermiş sayılabilir. (22. Hukuk Dairesi 2016/10026E 2016/14869K)

 

Konu ile ilgili Yargıtay kararları;

 

9. Hukuk Dairesi 2010/34141E 2012/41747K

‘’…Davacı kök murisi işçinin yaklaşık 15 yıllık bir çalışmasının bulunduğunu, en son işyerinde rahatsızlanıp işyeri aracı ile hastaneye kaldırılması sonucunda vefat ettiğini, kıdem tazminatının ödenmediğini ileri sürmüştür. Mahkemece davalı taraf savunmasında yer alan istifa ve ibraname başlıklı belgeleri dikkate alarak işçinin işyerinden istifa ederek ve ibraname vererek ayrıldığı, böylece kıdem tazminatı alacağı bulunmadığı gerekçesi ile istemin reddine karar verilmiştir.İstifa belgesiyle ibraname içeriği dikkate alındığında istifa eden işçiye kıdem tazminatı ödendiği gibi bir sonuç ortaya çıktığından ibraname ve istifanın birbiriyle çelişkili olduğu, bu nedenle her iki belgeye dayalı olarak hüküm tesis edilemeyeceği, kaldı ki yaklaşık 15 yıllık bir çalışması bulunan bir işçinin kıdem tazminatı hakkını yok edecek şekilde istifa etmesinin de hayatın olağan tecrübelerine aykırı olduğu değerlendirilmeden davanın reddine karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir….’’

 

22. Hukuk Dairesi 2013/3004E 2014/1356K

‘’…Miktar içeren ibra sözleşmelerinde, alacağın tamamen ödenmiş olması durumunda borç ifa yoluyla sona ermiş olur. Buna karşın kısmi ödeme hallerinde ise yapılan ödemenin makbuz hükmünde olduğu kabul edilmelidir . Somut olayda, davacının hak kazandığı brüt kıdem tazminatı miktarı 20.561,33 TL olup işveren tarafından davacıya brüt19.734,30 TL ödeme yapıldığı görülmektedir. Uyuşmazlık konusu ibraname miktarı ile geçerli makbuz niteliğinde olduğundan, bakiye miktar için davanın kabulü gerekirken reddine karar verilmesi isabetsizdir…’’

 

22. Hukuk Dairesi  2015/33926E 2016/18639K

‘’…Davacı, iş sözleşmesi devam ederken işverence müvekkilinden ibraname imzalanmasının istenildiğini, müvekkilinin tüm haklarını kaybedeceği düşüncesiyle ibranameyi imzalamadığını, bu nedenle iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiğini belirtmiş, davalı ise ibraname imzalatılmasının söz konusu olmadığını davacının kendi isteği ile işten ayrıldığını savunmuştur. Davacı ve davalı tanık beyanları (emsal Dairemizin ...../.... esas sayılı dosyasında dinlenen davalı tanığı....' ün beyanı) nazara alındığında işverence işçilere ibraname imzalatılmak istendiği, ibraname imzalamayanların ise iş sözleşmesine son verildiği, iş sözleşmesinin işveren tarafından sözlü olarak feshinden sonra tutulan devamsızlık tutanaklarına değer verilemeyeceği bu doğrultuda davalı haklı feshi ispatlayamamış olup kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesi hatalı olup bozma sebebidir…’’

 

Samsun Avukat

Samsun Avukat


Samsun İşe iade davası avukatı ,Samsun İş kazası tazminat davası avukatı ,Samsun Kıdem tazminatı davası avukatı, Samsun İhbar tazminatı davası avukatı, Samsun Hizmet tespit davası avukatı, Samsun Kötü niyet tazminat davası avukatı, Samsun Fazla mesai alacağı davası avukatı, Samsun Haklı fesih davası avukatı, Samsun Maaş alacağı davası avukatı,samsun avukat adres, samsun avukat telefon,  samsun avukat telefon numarası, samsun avukat numara, samsun avukatlık ofisi numara, samsun avukatlık ofisi adres, samsun avukatlık, samsun hukuk bürosu adres, samsun hukuk bürosu telefon numarası, samsun dava avukatı numarası, samsun ceza davası avukatı numarası, samsun boşanma davası avukatı numarası, samsun iş davası avukatı numarası, samsun iş kazası davası avukatı numarası, samsun boşanma davası avukatı numarası, samsun sigorta avukatı numarası, samsun barosu avukatı, samsun barosu avukat numarası
Samsun Avukat


 

Yorumlar

Fikirlerinizi Paylaşınİlk yorumu siz yazın.
bottom of page