top of page

İhtiyaç Sebebiyle Kiracının Tahliyesi - Samsun Avukat



samsun avukat,samsun kira davası avukatı, samsun tahliye davası avukatı, samsun tahliye davası, samsun taşınmazın tahliyesi, ilkadım kira davası avukatı, atakum kira davası avukatı, alaçam kira davası avukatı, asarcık kira davası avukatı, ayvacık kira davası avukatı, bafra kira davası avukatı, terme kira davası avukatı, ladik kira davası avukatı, vezirköprü kira davası avukatı, tekkeköy kira davası avukatı, yakakent kira davası avukatı, havza kira davası avukatı, çarşamba kira davası avukatı, kavak kira davası avukatı, 19 mayıs kira davası avukatı, salıpazarı kira davası avukatı, canik kira davası avukatı, samsun tahliye davası avukatı, samsun taşınmaz tahliyesi davası avukatı  ilkadım tahliye davası, atakum tahliye davası, alaçam tahliye davası, asarcık tahliye davası, ayvacık tahliye  davası, bafra tahliye  davası, terme tahliye  davası, ladik tahliye davası, vezirköprü tahliye davası, tekkeköy tahliye davası, yakakent tahliye davası, havza tahliye davası, çarşamba tahliye davası, kavak tahliye davası, 19 mayıs tahliye davası, salıpazarı tahliye davası, canik tahliye davası, ilkadım kira davası avukatı, atakum kira davası avukatı, alaçam kira davası avukatı, asarcık kira davası avukatı, ayvacık kira davası avukatı, bafra kira davası avukatı, terme kira davası avukatı, ladik kira davası avukatı, vezirköprü kira davası avukatı, tekkeköy kira davası avukatı, yakakent kira davası avukatı, havza kira davası avukatı, çarşamba kira davası avukatı, kavak kira davası avukatı, 19 mayıs kira davası avukatı, salıpazarı kira davası avukatı, canik kira davası avukatı, ilkadım kira avukatı, atakum kira avukatı, alaçam kira avukatı, asarcık kira avukatı, ayvacık kira avukatı, bafra kira avukatı, terme kira avukatı, ladik kira avukatı, vezirköprü kira avukatı, tekkeköy kira avukatı, yakakent kira avukatı, havza kira avukatı, çarşamba kira avukatı, kavak kira avukatı, 19 mayıs kira avukatı, salıpazarı kira avukatı, canik kira avukatı, samsun hukuk bürosu, ilkadım avukat, atakum avukat, hukuk, alaçam avukat, asarcık avukat, ayvacık avukat, bafra avukat, terme avukat, ladik avukat, vezirköprü avukat, tekkeköy avukat, yakakent avukat, havza avukat, çarşamba avukat, kavak avukat, 19 mayıs avukat, salıpazarı avukat, canik avukat, ihtiyaç sebebiyle tahliye davası,
Samsun Avukat

Kira sözleşmesi, kiraya verenin bir şeyin kullanılmasını veya kullanmayla birlikte ondan yararlanılmasını kiracıya bırakmayı, kiracının da buna karşılık kararlaştırılan kira bedelini ödemeyi üstlendiği sözleşmedir. Mevzuat gereği kira bedeli dışında kiralanan aleyhine değişiklik yapılamaz. Yani kiraya veren kira sözleşmesi bitmeden ve hatta kira sözleşmesinin süresi bitse dahi belirli şartlar gerçekleşmeden kiracıyı taşınmazdan tahliye edemez. Ancak bazı durumlarda kiraya verenin kiralanan taşınmazı kullanma ihtiyacı doğabilmektedir. İşte bu durumda kiraya veren, kiracıyı ihtiyaç sebebiyle taşınmazdan tahliye edebilmektedir. Kiraya veren, kira sözleşmesini; kiralananı kendisi, eşi, altsoyu, üstsoyu veya kanun gereği bakmakla yükümlü olduğu diğer kişiler için konut ya da işyeri gereksinimi sebebiyle kullanma zorunluluğu varsa,  kiralananın yeniden inşası veya imarı amacıyla esaslı onarımı, genişletilmesi ya da değiştirilmesi gerekli ve bu işler sırasında kiralananın kullanımı imkânsız ise, belirli süreli sözleşmelerde sürenin sonunda, belirsiz süreli sözleşmelerde kiraya ilişkin genel hükümlere göre fesih dönemine ve fesih bildirimi için öngörülen sürelere uyularak belirlenecek tarihten başlayarak bir ay içinde açacağı dava ile sona erdirebilir. İhtiyaç nedeniyle tahliye davasının açılabilmesi için belirli şartların gerçekleşmesi gerekmektedir. Bu şartların gerçekleşmemesi halinde dava açılamayacak, açılsa dahi mahkemece reddedilecektir.


İhtiyaç nedeniyle tahliye davasının şartları nelerdir?

İhtiyaç nedeniyle tahliye davasının açılması için kanunun öngördüğü şartlar şunlardır;


1)Dava Kiraya Veren Tarafından Açılmalıdır.

Kiracının ihtiyaç nedeniyle tahliyesi davasını kiraya veren açmalıdır. Ancak kanun yeni malikin de bu davayı açabileceğini düzenlemiştir. Yeni malikin davayı açabilmesi için gerekli şartlar yazımızın devamında yer alacaktır.

Kiraya veren, kira sözleşmesini; kiralananı kendisi, eşi, altsoyu, üstsoyu veya kanun gereği bakmakla yükümlü olduğu diğer kişiler için konut ya da işyeri gereksinimi sebebiyle kullanma zorunluluğu varsa ihtiyaç nedeniyle tahliye davası açabilecektir. Burada altsoy ve üstsoy kavramlarını tanımlamak gerekmektedir. Altsoy kavramı, kişinin çocukları, torunları ve onların çocuklarını ifade etmektedir. Üstsoy ise kişinin anne/babası, büyükanne/büyükbabası ve onların ebeveynlerinden oluşmaktadır. Davanın kiraya veren tarafından açılabileceğini söylemiştik. Her ne kadar ihtiyaç kiraya verenin altsoyundan veya üstsoyundan ileri gelse de dava yine de kiraya veren tarafından açılmalıdır.


2)Tahliye İçin İhtiyacın Varlığı Gerekmektedir.

İhtiyaç nedeniyle tahliye davasının açılabilmesi için haklı ve mevcut bir nedenin varlığı gerekmektedir. Bu nedenler; kiraya verenin oğlunun/kızının yurtdışından Türkiye’ye dönmesi ve kalabileceği bir konutunun bulunmaması, kiraya verenin oğlunun/kızının evlenmesi ve çiftin kalabileceği bir konutunun bulunmaması gibi sebepler olabilmektedir. Ancak burada önemli olan nokta şudur ki; bu ihtiyaç geçici değil sürekli olmalıdır.

Bu ihtiyaç aynı zamanda inandırıcı da olmalıdır. Keza Yargıtay’ın nişanlanma unsurunun tek başına yeterli olmadığı, nişanlılığın gerçek olduğunun ispatının da gerektiği yönünde verdiği kararlar da bulunmaktadır. Yani ihtiyaç gerçek ve samimi olmalıdır.


3)Dava Süresi İçinde Açılmalıdır.

Burada sözleşme süresine göre ikili bir ayrım yapmak gerekmektedir. Kira sözleşmeleri sürelerine göre belirli ve belirsiz olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Belirli kira sözleşmesi başlangıç ve bitiş tarihi belirli olan kira sözleşmeleridir. Belirli süreli kira sözleşmelerinde ihtiyaç nedeniyle tahliye davası açılabilmesi için bu davanın kira döneminin sonundan itibaren 1 ay içinde açılması gerekmektedir. Belirsiz süreli kira sözleşmelerinde ise dava açılması için gerekli süre genel hükümlere atıfla belirlenmektedir. Genel hükümlere göre, taraflardan her biri, bir taşınmaza veya taşınır bir yapıya ilişkin kira sözleşmesini yerel âdette belirlenen kira döneminin sonu için veya böyle bir âdetin bulunmaması durumunda, altı aylık kira döneminin sonu için, üç aylık fesih bildirim süresine uyarak feshedebilir. İşte ihtiyaç sebebiyle belirsiz kira sözleşmesinin feshinde süre, genel hükümlere göre belirlenen tarihten itibaren 1 ay olarak belirlenmiştir.


4)Davanın Yeni Malik Tarafından Açılması.

Kiralananı sonradan edinen kişi, onu kendisi, eşi, altsoyu, üstsoyu veya kanun gereği bakmakla yükümlü olduğu diğer kişiler için konut veya işyeri gereksinimi sebebiyle kullanma zorunluluğu varsa, edinme tarihinden başlayarak bir ay içinde durumu kiracıya yazılı olarak bildirmek koşuluyla, kira sözleşmesini altı ay sonra açacağı bir davayla sona erdirebilir. Kiralananı sonradan edinen kişi, dilerse gereksinim sebebiyle sözleşmeyi sona erdirme hakkını, sözleşme süresinin bitiminden başlayarak bir ay içinde açacağı dava yoluyla da kullanabilir. Görüldüğü üzere yeni malikin kiracıyı ihtiyaç nedeniyle tahliyesinde değişen tek koşul dava açma süresi olup, diğer şartlar aynı şekilde devam edecektir.


İhtiyaç Nedeniyle Kiracının Tahliyesi Davasında Görevli Mahkeme

İhtiyaç sebebiyle kiracının tahliyesi davasında görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesi’dir.


İhtiyaç Nedeniyle Kiracının Tahliyesi Davasında Yetkili Mahkeme

İhtiyaç sebebiyle kiracının tahliyesi davasında yetkili mahkeme taşınmazın bulunduğu yer mahkemesidir.


Konuyla İlgili Yargıtay Kararları


''...Uyuşmazlık ihtiyaç iddiasına dayalı tahliye istemine ilişkindir. Davaya dayanak yapılan ve hükme esas alınan 15,07.1992 başlangıç tarihli ve süresiz kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. 21.07.2004 tarihinde tebliğ edilen ihtarname ile dava süresinde açılmıştır. Davacılar, C…..'in oğlu Ö….'ün işsiz olduğunu, kiralananda market-tekel bayii işi ile iştigal edeceğini iddia ederek tahliye isteminde bulunmuştur. Dinlenen davacı tanıkları davacının iddiasını doğrular nitelikte anlatımda bulunarak 1979 doğumlu ihtiyacımın uzun süredir işsiz olduğunu, artık bir iş yapmak istediğini, kiralananda market-tekel bayii işi yapacağını söylemişlerdir. Yapılan keşif sonrasında düzenlenen bilirkişi raporunda da davalının kiralananda halen aynı işi yaptığı davalının savunmasında belirtilen diğer dükkanların boş olmayıp kirada oldukları ve kiralananın da yapılacak işe uygun bulunduğu belirtilmiştir. Davacının yasal hakkını kullanarak kira tespiti isteminde bulunması tahliye isteminin kabulüne engel oluşturmaz ve ihtiyacın samimi olmadığını göstermez. Yine kirada bulunan dükkanlardan yapılacak işe uygun olanının seçilerek tahliyesinin istenmesi mülkiyet hakkının kullanımının gereğidir ve davacının bu konuda seçimlik hakkı bulunmaktadır. Kaldı ki kiralananda halen aynı iş yapılmaktadır. Davalı hakkında daha önce açılan tahliye davasının reddine karar verilmesi işbu dava için kesin hüküm oluşturmaz. Uzun süredir işsiz olan ve kendisine ait başkaca iş yeri bulunmayan davacının oğlunun toplanan delillere göre ihtiyaç iddası kanıtlanmıştır. Bu durumda mahkemece ihtiyacın samimi olmadığı, asıl amacın kira parasını artırmak olduğu düşüncesi ile davanın reddine karar verilmesi doğru değildir. Mahkemece tahliye isteminin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığından kararın bozulması gerekmiştir...'' (Hukuk Genel Kurulu 2006/1602E. ve 2006/3434 K.)

''...Türk Borçlar Kanununun 350/1 ve 351. maddesine göre işyeri ihtiyacına dayalı olarak açılan tahliye davalarında ihtiyaçlının kirada olması halinde ihtiyacın varlığının kabulü için ihtiyaçlının ya tahliye tehdidi altında bulunması veya kiralananın yapılacak iş için daha üstün nitelikte olması, en azından halen iş yapılan yerle eşdeğer nitelikte bulunması gerekir. Eşdeğerlik durumu varsa mülkiyet hakkına üstünlük tanınmalıdır. Bu iki halden birisinin varlığı ihtiyacın kabulü için yeterlidir. Her iki halin birlikte olması gerekmez. Tahliye tehdidinin varlığı davacı tarafından ileri sürülmemiş ise mahkemece kendiliğinden nazara alınamaz. Oysa kiralananın halen iş yapılan yerden üstün olduğu ileri sürülmemiş olsa bile ihtiyaç iddiasının içinde bu husus da mevcut olduğundan mahkemece uzman bilirkişi aracılığıyla keşif yapılarak kıyaslama suretiyle bu hususun belirlenmesi gerekir...'' (Yargıtay 6. Hukuk Dairesi  2013/15472 E. ve 2013/16012 K.)


'':..İhtiyaç iddiasına dayalı davalarda tahliyeye karar verilebilmesi için ihtiyacın gerçek, samimive zorunlu olduğunun kanıtlanması gerekir. Devamlılık arzetmeyen geçici ihtiyaç tahliye nedeni yapılamayacağı gibi henüz doğmamış veya gerçekleşmesi uzun bir süreye bağlı olan ihtiyaç da tahliye sebebi olarak kabul edilemez. Davanın açıldığı tarihte ihtiyaç sebebinin varlığı yeterli olmayıp, bu ihtiyacın yargılama sırasında da devam etmesi gerekir...'' (Yargıtay 6. Hukuk Dairesi  2014/13710 E. ve 2015/1765 K.)


Samsun Avukat

Samsun Avukat

 

Yorumlar

Fikirlerinizi Paylaşınİlk yorumu siz yazın.
bottom of page