Ayıplı Araç Satımı Davası - Samsun Avukat

Samsun Avukat , Değer Kaybı Avukatı , Ayıplı Araç Satımı Davası — Samsun Avukat

Hasarsız Kaydıyla Hasarlı Araç Satışı

Satıcı, ikinci el araç satışlarında Türk Borçlar Kanunu'ndan doğan çeşitli sorumluluklara sahiptir ve bu sorumluluklara uygun davranması gerekir. Satıcının ve alıcının sözleşme öncesi ve sonrası yükümlülüklerine değinmeden önce, öncelikle ayıp kavramını ele almak önemlidir.

Ayıp Nedir?

Ayıp, satılan malın beklenen faydalarını azaltan veya ortadan kaldıran eksikliklerin bulunması durumudur. İlk bakışta, mal üzerinde gözle görülür bir hasar tespit edildiğinde açık ayıptan söz edilebilir. Satış esnasında alıcının farkında olduğu ve kabul ettiği ayıplar için satıcı sorumlu tutulamaz. Ancak, satıcı malın gözden geçirilmesi sırasında herhangi bir ayıbın bulunmadığını belirttiğinde ve buna rağmen ayıp ortaya çıktığında, satıcı yine de bu ayıptan sorumlu olacaktır.

İlk bakışta anlaşılamayan hasarlarda ise, alıcı dikkat ve özen yükümlülüğünü yerine getirmesine rağmen sonradan ortaya çıkan ayıplar durumunda satıcı sorumludur. Bu tür ayıplar, gizli ayıplardır ve doğrudan tespit edilemez veya gözle görülemez. Gizli ayıplar, malın kullanımı sırasında ve ileriki zamanlarda ortaya çıkabilir. Satıcının bu ayıpların varlığını bilmemesi halinde dahi sorumluluğu devam eder.

İkinci El Olarak Ayıplı Araç Satışı Nedir?

Ayıplı ikinci el araç sahibi olmamak için satışlarda genellikle aracın bir ustaya gösterilmesi veya son dönemde ekspertiz adı verilen yetkili kurumlara gidilerek aracın kaportasından yürüyen aksamına kadar detaylı bir inceleme yapılması önerilmektedir. Ancak, tüm bu önlemlere rağmen ayıplı araç satışının önüne tam anlamıyla geçilememektedir. İkinci el araç alırken, satıcı tarafından size bildirilmeyen raporlar veya sözlü olarak beyan edilmeyen kusurlar için haklarınız saklıdır.

Sıfır Araçta Ayıplı Satış Olur mu?

Sıfır araç satışlarında, bir kurum veya yetkili firma ile muhatap olduğunuzdan süreçte şahıs ile muhatap olmaktan daha avantajlı olduğunuzu belirtmek gerekir. Ancak, firmaların kusurlu durumlara genellikle kabul etmeme eğiliminde olduğu da unutulmamalıdır. Bu durumlarda, dava yoluyla araçların değişimi veya para iadesi gibi çözümler aranabilir. Sıfır araç satışlarında da malın ayıplı çıkmasıyla karşılaşılabilmektedir.

Ayıplı Araç Satışında Zaman Aşımı Süresi Nedir?

Satın alınan araçtaki ayıbın daha sonra ortaya çıkması durumunda, ayıplı mal için satılanın satıldığı tarihten itibaren 2 yıl içerisinde hak zamanaşımına uğrayacaktır. Ancak, satıcının ağır kusurlu olması halinde bu süre, araçlar için satıldığı tarihten itibaren 10 yıl olacaktır. Dolayısıyla, araç satın alındıktan sonra veya satın alma öncesinde bir ekspertiz raporunun alınması faydalıdır. Ayıp öğrenildikten sonra ise en kısa süre içerisinde satıcıya belirli yollarla bildirilmesi gerekmektedir.

Satıcının Ayıptan Sorumluluğunun Şartları Nelerdir?

Satıcının ayıptan dolayı sorumlu olabilmesi için bazı şartların yerine getirilmesi gerekmektedir:

Ayıbın Meydana Gelme Zamanı Bakımından

- Satış Anında Var Olma: İlk olarak, yarar ve hasarın alıcıya geçmesi anında satılanda ayıbın var olması gerekir. Yani, satın alınan maldaki hasar, satın alındıktan sonra ortaya çıkmamalıdır. Hatalı kullanım veya alıcının kendi kusurundan kaynaklanan zararlar ayıp kapsamına girmez.

Özen Borcu Bakımından

- Alıcının Bilgi Sahibi Olmaması: Alıcının, satın aldığı maldaki ayıbı gerekli dikkat ve özeni göstermesine rağmen bilmemesi gerekmektedir. Yargıtay, alıcının, satın aldığı araçla ilgili olarak Trafik Şube Müdürlüğü, sigorta kayıtları veya Tramer kayıtlarını inceleme ve Tramer'e mesaj atarak bilgi edinme yükümlülüğü olmadığını belirtmiştir. Ayrıca, araçtaki ayıbın alıcıdan gizlenmediğini ispat yükü satıcıya aittir. Satıcı, satış öncesinde alıcıyı aracın pert olduğu konusunda bilgilendirdiğini veya alıcının bu durumu bildiğini yansız delillerle ispatlamak zorundadır. Alıcı, satın aldığı şeyi basit bir şekilde incelemelidir, ancak ayrıntılı kayıtları inceleme yükümlülüğü olmadığı Yargıtay tarafından tespit edilmiştir. Aynı şekilde, aracın piyasa değerinden düşük satın alınması durumunda da alıcının ayıbı bildiği varsayılabilir.

Sorumluluğun Kaldırılmamış Olması Bakımından

- Gizli Olmayan Ayıplar: Gizli olmayan ayıplarda, ayıptan doğan sorumluluğun sözleşme ile kaldırılmamış olması gerekmektedir. Gizli ayıplarda ise, böyle bir anlaşma yapılmış olsa dahi anlaşma geçersiz olacaktır, çünkü burada satıcının ağır kusuru söz konusu olacaktır. Araç satın alınırken, satıcının sonradan ortaya çıkacak zararlardan sorumlu olmadığını beyan etmesi ve taraflar arasında böyle bir sözleşme imzalanması durumunda, bu sözleşmenin geçerliliğinden bahsedilemez.

Bildirim Yükümlülüğü Bakımından

- Ayıbın Bildirilmesi: Alıcı, kanunun kendisine yüklediği bildirim yükümlülüğünü (ayıbı satıcıya bildirme külfeti) ve gereken dikkat ve özeni göstermiş olmalıdır. Burada zamanaşımı süreleri önem arz eder. Alıcının, satıcıya zararları için başvurabilmesi adına, ayıp ortaya çıktıktan sonra makul süre içinde satıcıya bildirim yapması gereklidir. Aksi halde, alıcı ilgili ayıbı kabul etmiş sayılır.

Bu şartların yerine getirilmesi, satıcının ayıptan dolayı sorumlu tutulabilmesi için gereklidir ve alıcının haklarını koruyabilmesi açısından büyük önem taşır.

Araçtaki hasar sonucu alıcının seçimlik hakları şunlardır;

Satış bedelinde indirim isteme
Satın alan, aracı satın alırken mevcut ayıbı bilmeyerek daha yüksek meblağ ödediğinden aradaki farkı isteme hakkına sahiptir.
Ücretsiz onarım
Aracın onarımının mümkün olduğu hallerde satıcıdan aracın ücretsiz onarımı talep edilebilecektir.
Satılanın ayıpsız benzeri ile değişimi
Satıcının elinde bulunması halinde alıcının talebi ile araç hasarsız bir araç ile değiştirilebilir.
Sözleşmeden dönme
Yukarıdaki seçimlerin mümkün olmadığı hallerde alıcının sözleşmeden dönme hakkı her zaman mevcuttur.

Ayıplı Araç Satışlarında Hangi Mahkeme Görevlidir?

Hasarsız kaydı ile hasarlı araç satımından kaynaklanan uyuşmazlıklarda işlem tüketici işleminden kaynaklandığı için görevli olacak mahkeme Tüketici Mahkemeleridir. Yetkili mahkeme ise satıcının yerleşim yeri olabileceği gibi aynı zamanda sözleşmenin yapıldığı yer mahkemesinde de bahse konu dava görülecektir.

Aracın Kilometresi Düşülerek Satılması Cezası Nedir?

Araba satışlarında karşılaşılan bir diğer sorun, aracın mevcut kilometresinin düşürülerek satışa sunulmasıdır. Bu durumda satıcı, aracın kilometresini düşürerek satış yapmasıyla hem ayıptan doğan sorumluluğu üstlenmiş olur hem de nitelikli dolandırıcılık suçunu işlemiş sayılır. Yargıtay, bu konuya ilişkin emsal teşkil edebilecek nitelikte kararlar vermektedir ve bu suçu işleyen kişiler, 3 yıldan 10 yıla kadar ağır ceza mahkemelerinde yargılanmaktadır.

Ayıplı Malda Tüketici Karar Vericidir

Eğer aldığımız ürünün ayıplı olduğu kanaati bizlerde oluştu ise burada satıcıdan malın yenisi ile değiştirilmesini, satış iptali, para iadesi veya ücretsiz tamir haklarından birini alıcı kullanma hakkına sahiptir.

Ayıplı Araç Satışında Bilirkişi Raporlarının Etkisi Var mıdır?

Dosyada talepte bulunanın beyanları dışında aslında sürecin gidişatını belirleyen en önemli unsur bilirkişi raporudur. Bilirkişi gerek araç üzerinde gerek evrak üzerinde inceleme yaparak raporunu mahkemeye sunar. Burada rapordaki sorunları dikkatle inceleyerek itiraz veya kabul yönünde görüş ile davanın seyrine devam edilir. Araç satışlarında bilirkişi raporu gerçekten çok etkilidir.

Ayıplı Araç Veya Araç Satışı Davasında Avukatın Etkisi Nedir?

Samsun Tüketici Hukuku Avukatı olarak, ayıplı mal ile ilgili davalarınızı en ince ayrıntısına kadar araştırıp hukuki yolumuzu çizmekteyiz. Bununla birlikte Araç Değer Kaybı Davaları ve Sigorta Davalarında da müvekkillerimiz ile dava dosyalarımızı yürütmekteyiz. Ayıplı Araç Davasında da müvekkillerimizin halihazırda yaşamış olduğu sorun bulunurken hukuki olarak da sorun yaşamamaları için dava iş ve işlemlerinizi bir avukat yardımı ile sürdürmeniz daha büyük hak kayıpları yaşamamanızı sağlayacaktır. Samsun avukat ı olarak müvekkillerimizleyiz.

Ayıplı Araç Davası Hakkında Bazı Yargıtay Kararları

19. Hukuk Dairesi 2009/11760 Esas 2010/7618 Kararı;

‘’…Davacı vekili, müvekkilinin davalılardan 2002 model Opel Combo 1.7 DTİ marka aracı satın aldığını, müvekkilinin aracını satmak istediğinde araçtaki boya kalınlığının orijinal olmadığını öğrendiğini, araçta standart dışı boya kalınlığının mevcut olduğunu belirterek ayıplı aracın yenisi ile değiştirilmesine, bunun mümkün olmaması halinde satış bedelinin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar ayrı ayrı davanın reddini savunmuştur….Dava konusu aracın bazı kısımlarının mevcut boyasının üstüne tekrar boya çekilmek suretiyle sonradan boyandığı, araçtaki ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğu bilirkişi incelemesi sonucunda saptanmıştır. Araçtaki gizli ayıbın satıştan sonra oluştuğuna ilişkin delil bulunmadığına göre aracın satılırken gizli ayıplı olarak satıldığı kabul edilmelidir. Davacı alıcı aracın bir çok yerinde orijinal boya dışında boyalı olan bir aracı kabule zorlanamaz. Mahkemece gizli ayıplı aracın yenisiyle değiştirilmesi gerektiği halde aracın ayıplı değeri ile ayıpsız değeri arasındaki farka hükmedilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir…’’

13.Hukuk Dairesi 2012/27943 Esas , 2013/5927 Karar

“Dava konusu aracın 2006 model olmasına rağmen davacıya 2008 model olarak satılıp trafik kaydınında bu şekilde oluşturulduğu ve davacının aldatıldığı açıktır. Davacı, 2008 model araç almak isterken davalı tarafından aldatılması nedeniyle daha fazla değer ödeyerek 2006 model aracı almak zorunda bırakılmıştır. Davacının aldığı aracın 4077 sayılı yasada açıklanan şekilde ayıplı mal olduğu dosyaya sunulan faturalar ve trafik kaydı ile tespit edilmiş olmasına rağmen mahkemece ayıplı mal olmadığı kabul edilmiştir. Mahkemece, aracın bu haliyle 4077 sayılı yasa kapsamında ayıplı mal olarak kabul edilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yetersiz bilirkişi raporuna dayalı olarak, eksik inceleme ve yanlış değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.”

19.Hukuk Dairesi 2013/17676 Esas , 2014/1073 Kararı;

“Uyuşmazlığa konu ayıplı olduğu iddia edilen araç, ticari araçtır. Taraflar tacirdir. Somut olayda tüketici mahkemesi görevli değildir.”